Kadir Aydemir şiiri

You are currently browsing articles tagged Kadir Aydemir şiiri.

 

Dünyaya neden geldin diye sorsa biri, “Şiir yazmak için” derdim. Öyküler tabii ki çok farklı, seviyorum onları kurgulamayı, ama söz konusu şiirse, söz konusu kitaplarımın kitabı “Dikenler Sarayı” ise gök açılır, yer yarılır, sular donar, böcekler uyanır ve şiirin kılıcı gelip saplanır dilime-yüreğime.

Bu kitap, benim hayatım. Şaka yapmıyorum. Dikenler Sarayı 20’li yaşlarımın şiirleri ve acılarıyla yüklü çok özel bir dünya benim için. Yeri apayrı. Babam için yazdığım ölüm şiirlerinden tutun da ilk aşk şiirlerime, kitaba serpilen haiku tohumlarına dek, bambaşka bir dil evreni var bu kitapta. Uzun süre, kitabın kapağına bakıp durdum… Geçmişi düşündüm, o yoksul evdeki çocuk, acılar ve yoksunluk içinde inleyip ölen bir baba, bir anda saçına beyazlar düşen bir anne, uğursuz bir ağaç ve sonsuz şarkılar… şarkılar… acı yüklü her biri…

Dikenler Sarayı ilk olarak 2003’te basılmıştı. Tanrım! O ne büyük heyecandı öyle… Ben, benim şiirlerim, benim kitabım, bu…bu…bu başka bir duyguydu… Nice anı, nice yaşanmışlık, nice insan… Şimdi yıl 2013; 10 yıl sonra kitabımın 2. Baskısı çıkıyor, inanılmaz… Şiirden uzaklaştım biraz, işti güçtü koşturmacaydı derken onu ihmal ettim… ama bir tesellim var, bu yıl yeni şiir dosyam “Soğuk Yazgı” da kitaplaşacak. Kim bilir, usta şairim Ahmet Oktay’a verdiğim sözü böylece yerine getirmiş olurum belki… Sen çekip gitsen de, şiir karanlıkta bekliyor. Yazdıkça mutlu oluyorsun evet, çünkü karnına saplanan bıçak ona ait.

 

Tags: , , , ,

İLK BULUŞMA

İLK BULUŞMA

 
Gidiyorsun hayatımdan
sarp kayalıklarına zamanın
o sonsuz hareketsizliğe.
Yıllar geçecek, bu acı tohum
yıkacak duvarları. Binlerce yüzlü
bulutlar değişecek bilmeden.
Yalnız elim hatırlayacak
kazağımda kalan saçı.
Bana aldığın defterde
yanacak el yazın.
Ürperen tarağın dişleri
çekmecedeki solgun fotoğraf
isteksiz bir bekleyiş şimdi.
Derin bir haz, terle uyanmak
ah, seninle kapanmıştı gözlerim
seninle açılacak.

Cam sürahiye dolsun ay
uyumadan, soyun benimle.

 

Kadir Aydemir

Tags: , , , , , ,

Yarı Yolda!

YARI YOLDA!

 

Deniz de çekildi aramızdan
Yaprakları yumuşattı yel
Bir tüy gibi düştü önümüze
Ayrılık!

Göremiyorum dünyayı
Kuruyan otlara basıyorum
Hiç ses yok
Sahile vuran boş kabuklar
Aceleyle kaçışan kuş
Ah ne gemi ne sağır fenerci
Fark ediyor beni

Hangi diken
Dilinin altında büyüyen?

Her gece tanıdık gelen sessizlik
Hep susayan gök!
Ah kapanan kalp acıyla!

Söyle nereye gideceksin
ey gölge?

Oysa hayat
ve yazgıydı şiir
Geniş hazırlığım gelen ölüme
Tek silahım var:
Sözcükler sözcükler sözcükler!

 

Kadir Aydemir

Tags: , , ,

Serdar Koçak

 

Şiirimizde genç kuşaktan arkadaşların henüz otuz yaşına varmadan gençliğin taze diriliğiyle ufuk açıcı ürünler vermesi her şair gibi beni de sevindiriyor. Bu elimizde tuttuğumuz adeta kitaba değil de hayata ad veren Dikenler Sarayı, bizi ve hayatı aşındıran yeli kuma, kumu suya zorlayan meşakkatli bir yolculuğun; ilk adımlarında bir yolculuğun çetin bir mürekkebin dizeleriyle bir başbaşalık ile biraradalık, kaynaşma çözülme ve kavuşmanın ortak potasını çağrıştırıyor bize. Kadir ilk delikanlılığında toplumcu gerçekçi bir kavrayışın içinden baktı dünyaya. Dünya şiiri onun için önemli oldu. Söz gelimi Neruda’yı, Mayakovski’yi (Türkçe çevirilerinde) iştiyakla ve dikkatle okudu. Komşumuz ve Akdenizli Yunan şiirini örneğin Ritsos’u, Elitis’i kendi eleğiyle; kimi kaba, kimi de bir çay süzgeci gibi ince eleğiyle okumaya ve yeniden dokumaya çalıştı. Read the rest of this entry »

Tags: ,