Sessizliğin Bekçisi

You are currently browsing articles tagged Sessizliğin Bekçisi.

2012 hızlı, yoğun ve yorucu bir yıl oldu. “90’lar Kitabı” ve “Sonsuz Unutuş“la beraber “Tuhaf Alışkanlıklar Kitabı”nı da hazırladım ve yayımladım. Sırada 2013 kitapları var.

İlk kitap 2. baskısıyla çıkacak olan öykü kitabım “Aşksız Gölgeler”. “Aşksız Gölgeler”in çıktığı yıl askere gitmiştim ve kitapla neredeyse hiç ilgilenemedim. Aşk ve ölüm üzerine yazdığım ilk öyküler bu kitapta yer alıyor; fantastik öyküler de var içinde, işçi öykülerine benzer öyküler de. Derlemeler bir yana, kendi yazdığım kitaplar bir yana… Benim için çok özeller… “Aşksız Gölgeler” için Savaş Çekic yepyeni bir kapak yapacak, merakla bekliyorum. Ocak ayında Yitik Ülke Yayınlarımızca basılıyor…

İkinci kitap derleme bir eser, mutsuz aşk öykülerinden oluşan çok yazarlı bir çalışma. O da 14 Şubat için aternatif bir edebiyat kitabı… Nefret ederim 14 Şubat’lardan… Çok ayrılık yaşadım şubat aylarında, şubat ayı senden de nefret ediyorum!

Üçüncü kitap, şiir kitabım “Dikenler Sarayı”nın ikinci baskısı ve yeni şiir dosyam olacak. Dosyaya bir isim bulamadım henüz… “Sessizliğin Bekçisi” ve “Rüzgarla Saklı”nın da 2. baskıları 2013’te çıkacak, yani şimdiye dek yazdığım tüm kitaplar yeniden kitapçılarda olacak. Kendim için güzel bir haber bu.

Böyle işte, başka çalışmalar da var… Keyifli, huzurlu, mutlu, sağlıklı, edebiyatla dolu bir yıl olsun 2013, hepimize…

 

Tags: , , , , , , ,

Şeref Bilsel

 

İlk şiirlerini 1997 yılında yayımlamaya başlayan Kadir Aydemir: Fayton, şiir-Oku, Yaşasın Edebiyat, E, Budala, No, Islık, Edebiyat ve Eleştiri vb. gibi dergilerde ürünlerini yayımladı. Hâlen şiir ortamında dolaşan “Başka” şiir dergisini yönetiyor. İlk şiir kitabı “Sessizliğin Bekçisi” Hera Yayınları arasından okura ulaştı. Üçlüklerden oluşan 35 (otuz beş) şiir, 105 dize… Parlayan görüntülerin içinden geçilerek yazılmış, fotoğrafa yakın şiirler. Haiku’ya yakın dursalar da bu isimle şiirlerinin üstünü örtmekten çekinmiş olmalı şair. Haiku tarzı, bu ülkede çok az şairin üzerinde deney yaptığı bir nazım (Japonlara ait) şeklidir.

Önceleri “renga” denen nazım biçiminin başlangıcıyla zamanla bağımsızlaşan ve Matsuo Başo ile (ses, uyum, nükte öğelerini de içine alarak) düşünsel bir boyut kazanan “Haykay” (Haiku/Hayku) doğayı gözlem altına almaktan beslenen bir şiir biçimiydi. Bizim şiir geleneğimizde üçlü dizelere dayalı tür ve şekiller yoktur. Divân şiirinde değişik nazım birimleri üzerine oturan birçok şiir türü vardı: Beyit (anlamları tamamlayan iki mısra) ile yazılan gazel, kaside, mesnevi… Dörtlüklerle yazılan: Tuyuğ, rübâi, murabba, şarkı… Beşlik bölümlere dayalı: Muhammes, tahmis, taştir, tardiye… Altılık bölümlerle yazılan: Müseddes, her bölümü sekizer mısradan oluşan: Müsemmen ya da her bölümü onar mısradan oluşan muaşşer gibi tür ve şekillere sıkça tesadüf edilirdi. Read the rest of this entry »

Tags: , , , , , ,

Ersin Tezcan

Doğanın imgelerini (Bulut, şimşek, tarla, su, rüzgâr, güneş, kuş, çiçek, ışık ve yağmur gibi…) şiirinde yerli yerine denk düşürmüş Kadir Aydemir. Matematiksel bir zekânın ürünü Dikenler Sarayı. Kadir Aydemir birçok usta şairin şiirlerini başarılı bir şekilde okumuş ve incelemiş. En çok da hayattan etkilenmiş. Büyüyünce büyünün gideceğini anladığından mıdır nedir, hep çocuk kalmış. Bilinçaltının varoşlarında varoluş kaosunu yansıtarak sessiz bir tanıklık bırakmış okura.

İlk şiir kitabı Sessizliğin Bekçisi’nde de edebiyatın zor ve elit bir dalı olan Haiku’yu denemişti Kadir. Dikenler Sarayı yalın bir dil içeriyor. Süslü imgeler, sözcük oyunları, zorlama sözcükler yok kitapta. Arı bir dil ve sonuç: başARI. Read the rest of this entry »

Tags: , , , , , ,

Engin Turgut

Vefanın, azınlıkta kalmanın, sessizliğin ve inceliklerle buluşmanın şairi genç kardeşim Kadir Aydemir’ in haiku tarzında yazdığı ilk şiir kitabı “Sessizliğin Bekçisi” Hera şiir kitaplığından çıktı!..

Bu ilk kitabının sevgili Kadir Aydemir için ne kadar önemli olduğunu biliyorum…Üstelik bu güzelim şiir kitabı usta ressamımız İbrahim Çiftçioğlu tarafından resimlenince de kitabın rengi, ruhsarı, hayatı değişmiş ve böylece kitap vakur bir ışığa dönüşmüş. Sanırım Kadir Aydemir’ in bu ilk kitabı kendini orman sanan çöl yanımıza iyi gelecek!.. Sözün arkasında ne var, her gün acıyorken lirik gövdemiz?.. Sürekli üşüyorsak, gururla taşıyorsak yaramızı, lanet olası ikiyüzlülük pençesini geçirmek için hazır bekliyorsa, ‘insani olan her şey’ erozyona uğramışsa, sistem hepimizin ruhunu iğdiş edecek kadar canavarlaşmışsa, işte burada gerçek sanat, yazılan iyi şiirler bir nebze olsun kalbimize iyi gelebilir diye düşünüyorum…

“Neler var ardında
Sabah yeli.
-Dolanırım, sadece kuş yürekleri.” Read the rest of this entry »

Tags: , , , , , , ,

Söyleşi: Deniz Durukan

Kadir Aydemir, 2002 yılında çıkardığı ilk kitabı Sessizliğin Bekçisi’nin ardından, bir de ödül alan Dikenler Sarayı adlı ikinci kitabını çıkardı. Kadir Aydemir son yıllarda şiirleriyle dikkat çekiyor ve genç kuşağın önemli isimlerinden biri olma yolunda ilerliyor. 5 yıldır yayın hayatını sürdüren Yitik Ülke’nin (www.yitikulke.com) de kurucusu kendisi. Yeni kitabı Dikenler Sarayı’nı fırsat bildik, şiirden, hayattan, özellikle de ölümden söz ettik birlikte.

-Genelde şairlerin ilk kitapları yoğun bir coşkuyu barındırır. Olgunlaşma ise daha geç gelir. Oysa senin ilk kitabın Sessizliğin Bekçisi’nde olsun, yeni yayınlanan Dikenler Sarayı’nda olsun, olgun bir söyleyiş var. Genç bir şairin bu kadar erken olgunlaşması okuru şaşırtabilir. Gerçi senin şiirinde üstü örtülü bir coşku da var ve bu coşku daha çok içe dönük. Heyecanlandırıp havalara zıplamıyor, ama tökezlemiyor da. Nasıl bir hayat seninki, bu genç yaşta bu olgunluğa eriştiren? Read the rest of this entry »

Tags: , , , , , ,